Ebola Hemorajik Ateşi Salgını

Ebola Hemorajik Ateşi Salgını
Ebola Hemorajik Ateşi Salgını

İçindekiler

Ebola Nedir?

Ebola hastalığı filoviridea ailesinden Ebola virüs ile  meydana  gelen  bulaşıcı ve  öldürücü  bir hastalıktır. Ebola Hemorajik Ateşi,  Ebola Kanamalı Ateşi isimleri de verilmektedir. İnsanlar dahil daha çok memelileri etkileyen bir hastalıktır. Bilinen  en  yaygın  taşıyıcısı  maymunlar  ve  yarasalardır.

Ebola nasıl bulaşır?

Maymun ve yarasa gibi virüsü  taşıyan  memeli hayvanların mikropla bulaşmış kan veya vücut sıvılarıyla temas sonucu bulaşır. Şimdilik havadan damlacık yoluyla bulaşma bildirilmemiştir. Yarasaların hasta olmadan da virüsü taşıdıkları bilinmektedir. Bir insanda enfeksiyon olduktan sonra kişiler arasında da  vücut  sıvılarına temasla yayılabilir.

Ebola temastan sonra kaç günde belirti verir?

Kuluçka süresi ortalama 8-10 gün olmakla birlikte, 2 ile 21 gün arası değişebilir.

Ebola belirtileri

Belirtiler tipik olarak virüsle temas ettikten 2 günle 3 hafta arası bir sürede başlar. İlk belirtiler genellikle basit bir soğuk algınlığı veya gripten ayırt edilemeyecek şekilde, halsizlik, yorgunluk, ateş, baş ağrısı, eklem ve kas ağrıları, karın ağrısı şeklindedir. Kusma ishal ve iştah kaybı da sık görülür. Boğaz ağrısı, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve yutma güçlüğü daha seyrek görülen belirtilerdendir. Vakaların %50’sinde kırmızı bir döküntü görülebilir.

Kanama bulguları tüm hastalarda olmamakla birlikte, karaciğer  fonksiyonlarının  bozulmasıyla  vakaların %40-50’sinde kan alınan veya girişim yapılan bölgelerden, burundan, mide bağırsak sisteminden, bayanlarda vajinadan kanamalar görülebilmektedir. Kanama belirtileri genellikle ilk belirtilerden 5-7 gün sonra ortaya çıkar. Cilt altı kanamalarına bağlı olarak, peteşi, purpura dediğimiz mor döküntüler veya daha iri hematomlar olabilir.

Kanama belirtileri ortaya çıkmadan önceki erken bulgular Sıtma, Deng Humması ve Tropikal Ateş hastalıklarına benzeyebilir. Kanama belirtilerinin ortaya çıkışı, hastalığın daha ağır seyir edeceğinin bir göstergesidir ve kan kaybına bağlı ölüm ortaya çıkabilir. Eğer hastada iyileşmeye başlamazsa yaygın  damar  içi  pıhtılaşma ve kanamalara  bağlı olarak genellikle çoklu organ yetmezliği sonucunda  hasta 7-10 gün içinde kaybedilir.

Aşağıdaki videoda “Üst Solunum Yolu Enfeksiyonu” hakkında bilgiler verilmektedir.

Tanısı

Tipik belirtilerle birlikte, genellikle riskli ülkelerde vahşi hayvanların olduğu bölgeye seyahat ve iş amacıyla gitmek hastalıktan şüphelenmek için önemli bir bilgidir. Kesin  tanı  için  kanda  ELISA veya  PCR  ile  antikor  veya  virüse  ait  protein  aranmaktadır.

Tedavisi

Bir virüs enfeksiyonu olduğu için antibiyotik v.s ile spesifik bir tedavisi yoktur. Kanamaları  önlemek  için  girişimlerden mümkün  olduğunca  kaçınılmalıdır. Yapılabilen  tedavi belirtilere yönelik  hastayı rahatlatıcı destek tedavisidir.  Sıvı kaybını önlemek için ağızdan özel tuzlu şekerli oral rehidratasyon sıvıları veya damar içi sıvı tedavileri uygulanabilir. Kanama ile ilgili karaciğer fonksiyonlarını düzeltecek antikoagülan  ve  plazma gibi destek tedavileri yapılabilir. Oksijen desteği, ağrı kesiciler, bazen ikincil bakteriyel veya mantar enfeksiyonlarına yönelik antibiyotik veya antifungal tedaviler uygulanabilir.  Destek tedavisine erken başlanması yaşam şansını artırır.

Bazı kaynaklarda sanki  bunu  ilacı varmış  gibi  haberlere  rastlayabilirsiniz. Evet  var,  ancak  henüz  deney aşamasında.  İlacın  ismi  de  ZMapp,bu  monoklonal  antikor teknolojisiyle hazırlanan  henüz  deneysel  aşamada  olan bir ilaçtır. Hazırlaanan 3  farklı  antikor karışımı Ebola  virüs  proteinlerine  bağlanarak  onu  yok ettiği  hayvan deneylerinde gösterilmiştir, insanlar  üzerinde  etkili  olabileceği  varsayılmaktadır, Amerika’da 2 sağlık  çalışınında  iyileşmler  gözelnemitşri,  ancak bu  iyleşme  bu  ilçatan  mı  değil  mi,  tam  olarak  bilinmemektedir. İnsanlar  üzerinde  etkinliği  ve  güvenilirliğine  dair  herhangi  bir  çalışma  bulunmamaktadır. Bunun için kontrollü-karşılaştırmalı çalışmalara ihtiyaç vardır. İlerleyen günlerde gönüllülerde denenmesi  gündeme  gelebilir.

Ebola hastalığında ölüm ihtimali

Hastalık oldukça yüksek bir ölüm oranına sahiptir, bugüne  kadarki verilere göre genellikle virüsü kapanların %50-90’ı ölmektedir.

Ebola tarihçesi-epidemiyolojisi

İlk  tanımladığı 1976 yılından 2013’e kadar her  yıl 1000’e yakın insan bu hastalığa yakalanmıştır. Şimdiye kadar bilinen en geniş salgın 2014 yılında batı Afrika’ daki salgındır.  Gine,  Sierra Leone, Liberya bundan en çok etkilenen ülkelerdir. Ağustos 2014’te  bu  listeye  Nijerya da eklenmiştir. 2014’te 1750 den fazla şüpheli vaka tespit edilmiştir, 1320 vakaya  kesin  tanı  konmuştur. Yıllara göre vaka sayıları ve ölüm oranları ile ilgili daha  detaylı bilgi almak isteyenler Dünya Sağlık Örgütü’nün bu konudaki “Ebola virus disease” adlı sayfasını ziyaret edebilirler.

Korunma yolları

Bugün  için  Ebola’dan  korunmaya  yarayacak  bir  aşı yoktur. Herşeyden önce salgınların  görüldüğü riskli  ülkelerde insanların maymunlarla, yarasalarla temas etmemesi gerekmektedir. Herhangi bir şüpheli hayvan bulunduğunda öldürülmeli ve vücudu uygun şekilde ortadan kaldırılmalıdır. Ellerin sık yıkanması ve hasta kişilerin vücut sıvıları ile temas edilmemesine özen gösterilmelidir. Ebola yüzünden ölen kişiler de virüsü taşıdığı için ölülerin vücut sıvıları ile temas edilmekten kaçınılmalıdır. Hava yolları çalışanları Ebola olan bir kişiyi tespit edebilecek ve en iyi şekilde izole edebilecek şekilde eğitilmelidir.

Türkiye’de Ebola var mı? Dünyada ve Türkiye’de Son Durumlar

04.08.2014 Türkiye Halk Sağlığı Kurumunda oluşturulan Bilim Kurulu’ndan yapılan açıklamaya göre Türkiye’de şimdilik olası veya kesin Ebola vakası görülmemiştir. Hastalığın görüldüğü bölgelerdeki ticari ilişkileri ve seyahatleri dolayısı ile bölgeye gidecek vatandaşların hastalık hakkında bilgilendirilmesi gerektiği kaydedilmiştir. Hastalığın görüldüğü bölgelerden dönen vatandaşların, 3 haftaya kadar hastalık belirtilerinin çıkabileceği konusunda  uyarılması gerekmektedir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından seyahat kısıtlaması önerildiğinden mümkün olduğunca riskli bölgelere gidilmemesi tavsiye edilmektedir.
12.08.2014 Ebola Avruapa’ya  da  sıçradı. Ebola’nın son kurbanı Avrupa’dan. Liberya’da görev yaparken Ebola’ya yakalanan rahip Miguel Pajares tedavi için İspanya’ya getirildi. Tedavi için ABD’den “özel izin”le ilaç yola çıktı ancak rahip Pajares’e yetişmedi. Kaynak: Sabah.com.tr
12.08.2014 Öte yandan Sağlık Bakanlığı’nca, İstanbul’da Ebola şüphesiyle gözlem altına alınan hastayla ilgili yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, Nijerya’nın Las şehrinden İspanya’nın Barselona şehrine giden İstanbul aktarmalı THY uçağının, Atatürk Havalimanına bugün sabah saatlerinde iniş yaptığı, uçağın yolcuları arasındaki Nijerya uyruklu 34 yaşındaki bir kadında “yüksek ateş ve kusma” şikayeti olması üzerine, Sağlık Bakanlığı Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü Atatürk Havalimanı Sağlık Denetleme Merkezi ile temasa geçilerek söz konusu hastanın uçaktan indirilmeden tedbir amaçlı gözlem altına alınmasının sağlandığı belirtildi.
Hasta ve beraberinde seyahat eden 4 yaşındaki çocuğunun ilk muayenesinin uçakta yapıldığı, daha sonra 112 Acil Ambulansı ile İstanbul’daki bir hastanede gözlem altına alındığı kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Hastanın uzmanlar tarafından muayene ve tetkikleri devam etmekte olup, sağlık durumuyla ilgili ayrıntılı açıklama durumu takiben yapılacaktır. Söz konusu hastada şu an için Ebola virüsünün bulunduğunu söylemek mümkün olmamakla birlikte, geldiği ülkenin Nijerya olması sebebiyle Sağlık Bakanlığı olarak en küçük bulguyu dahi dikkatle değerlendirmeye almaktayız.”
Varış noktası Barselona olan yolcu uçağının tahliye edildiği, küçük bir enfeksiyon ihtimaline karşın “Derin temizleme ve dezenfeksiyon” yapıldığı belirtildi. Kaynak: Milliyet.com.tr
16.08.2014 Nairobi uçağındaki yolcu da, Osmaniye’deki şüphelide de Ebola tespit edilmedi. Kaynak: Hurriyet.com.tr

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here